19 Kasım 2012 Pazartesi

Gıda takviyelerinde tağşiş - Bakanlığın teşhiri

Bakanlık yine tağşişçi firma teşhir etmiş. Listeye bakıyorum iki firmayı tanıyorum. Biri Denizli'den bir meşrubatçı. Ya kötü niyetliler ya da kendilerine "enerji içeceği miksi" veren hammaddecileri kötü niyetlidir. Diğeri zaten Gıda Bakanlığı'ndan bile izin alma gereki duymadan çatır çatır kanyaklı "yaşam iksiri" satan firma. Zamanında arayıp sormuşluğum bile var, ithalat izinleri bile yok Bakanlıktan.

Burada yazacağım esas nokta Gıda Bakanlığı'nın derdi.

Alternatif tıp pazarı sadece Türkiye'de değil tüm dünyada büyüyor. Bizde zaten çarpık bir sistem var aktar diye. Kimse kusura bakmasın ama açıkta satılan çaydan, ottan insan ancak hastalık kapar. Belki bi kına alınabilir buralardan. 

Bizde ilaç reklamı bile yasaktır. Sağlık Bakanlığı burnundan kıl aldırmaz, hele ki ruhsat konusunda. Gıda takviyecileri bi yana ilaç sanayii bile ruhsat işine gelince yaka silkiyo Bakanlık'tan. E bi pazar var. Yurdumun açık göz "iş" adamları da afrodizyaktı, zayıflamaydı, saç ürünüydü diye bin bir derde derman bitkiselleri allayıp pullayıp satma derdinde. Şimdiye kadar gıda takviyesi diye kakalamaya kalktılar; izinleri de doğal olarak Gıda Bakanlığı'ndan aldılar. Negatif etkiler örneği zayıflama haplarından ölümler görülünce de suç Gıda Bakanlığına atıldı. 

En son gıda takviyeleri üretmek isteyen bir firma için ruhsat işlerini iki bakanlığa da danıştım. Sağlık Bakanlığı ara ürün, geleneksel formül filan dinlemiyor direkt ilaç ruhsatı verecekmiş gibi bir dosya istiyor. En az iki sene ve baya bir servete mal olacak bir çalışma gerek. Gıda Bakanlığı da uyanmış, bitki listesini düzenlemiş, başına dert açıldığından kılı kırk yarıyor. "İçinde o olmasın, bu olmasın, ilaç len o git Sağlık Bakanlığına" diyor. Bugünkü firma teşhiri de Gıda Bakanlığı'nın üzerinden yük atmaya çalışmasının bir sonucu.  Kızmıyorum valla haklılar çünkü bu ülkede en çok afrodizyak benzinliklerde satılıyor yahu, her benzin alışımda yeni bir marka görüyorum. Kardeşim git düzgün beslen, sigara içme, stres yapma, git bir üroloğa danış; ne medet umuyorsun ne idüğü belirsiz ilaçlardan. İki gram fazlam var diye ya da iki gece ateşli gece geçiremedim diye kendini ne öldürtücen. İnanma Bakanlık onayı filan olsa da ve hatta bırak aktarı eczanede satılsa da. Piyasada onaylı da onaysız da bir sürü ürün var. Kanma, içme, kullanma, kullandırtma. Sen "saf" olduktan sonra bu devlet seni ne kadar koruyabilir ki? 

Hiç yorum yok: